Zümer, 39/49
Cüz
Hizb
Sayfa
49
فَاِذَا
zaman
مَسَّ
dokunduğu
الْاِنْسَانَ
insana
ضُرٌّ
bir zarar
دَعَانَاۘ
bize du'a eder
ثُمَّ
sonra
اِذَا
vakit
خَوَّلْنَاهُ
ona verdiğimiz
نِعْمَةً
bir ni'met
مِنَّاۙ
bizden
قَالَ
der
اِنَّمَٓا
elbette
اُو۫ت۪يتُهُ
bu bana verildi
عَلٰى
sayesinde
عِلْمٍۜ
bilgi(m)
بَلْ
hayır
هِيَ
o
فِتْنَةٌ
bir imtihandır
وَلٰكِنَّ
fakat
اَكْثَرَهُمْ
çokları
لَا
يَعْلَمُونَ
bilmiyorlar
Diyanet Vakfı Meali
İnsana bir zarar dokunduğu zaman bize yalvarır. Sonra, kendisine tarafımızdan bir nimet verdiğimiz vakit, «Bu bana ancak bilgimden dolayı verilmiştir» der. Hayır o, bir imtihandır, fakat çokları bilmezler.
Suat Yıldırım Meali
İnsanın başı derde girdi mi Biz'e yalvarır, ama sonra ona tarafımızdan nimet verince: “Ben bilgi ve becerim sayesinde bu serveti elde ettim” der. Hayır! Bu bir imtihandır, ama çokları bunu anlamazlar. [28, 76-78; 34, 35]