Tevbe, 9/100
Cüz
Hizb
Sayfa
100
وَالسَّابِقُونَ
öne geçenlerden
الْاَوَّلُونَ
ilk olanlar
مِنَ
-den
الْمُهَاجِر۪ينَ
Muhacirler-
وَالْاَنْصَارِ
ve Ensardan
وَالَّذ۪ينَ
ve kimseler
اتَّبَعُوهُمْ
ona tabi olan(lar)
بِاِحْسَانٍۙ
güzelce
رَضِيَ
razı olmuştur
اللّٰهُ
Allah
عَنْهُمْ
onlardan
وَرَضُوا
onlar da razı olmuşlardır
عَنْهُ
O'ndan
وَاَعَدَّ
ve hazırlamıştır
لَهُمْ
onlara
جَنَّاتٍ
cennetler
تَجْر۪ي
akan
تَحْتَهَا
altlarından
الْاَنْهَارُ
ırmaklar
خَالِد۪ينَ
kalacakları
ف۪يهَٓا
içinde
اَبَدًاۜ
ebedi
ذٰلِكَ
işte budur
الْفَوْزُ
kurtuluş
الْعَظ۪يمُ
büyük
Diyanet Vakfı Meali
(İslâm dinine girme hususunda) öne geçen ilk muhacirler ve ensar ile onlara güzellikle tabi olanlar var ya, işte Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah'tan razı olmuşlardır. Allah onlara, içinde ebedî kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte bu büyük kurtuluştur.
Suat Yıldırım Meali
İslâm'da birinci dereceyi kazanan Muhacirler ve Ensar ile onlara güzelce tâbi olanlar yok mu? Allah onlardan razı, onlar da Allah'tan râzı oldular. Allah onlara içlerinden ırmaklar akan cennetler hazırladı. Onlar oralara devamlı kalmak üzere gireceklerdir. İşte en büyük mutluluk, en büyük başarı! [5, 119; 59, 9]