Kehf, 18/96
Cüz
Hizb
Sayfa
96
اٰتُون۪ي
bana getirin
زُبَرَ
kütleleri
الْحَد۪يدِۜ
demir
حَتّٰٓى
o kadar ki
اِذَا
سَاوٰى
aynı seviyeye getirince
بَيْنَ
arasını
الصَّدَفَيْنِ
iki dağın
قَالَ
dedi
انْفُخُواۜ
üfleyin!
حَتّٰٓى
nihayet
اِذَا
جَعَلَهُ
onu sokunca
نَارًاۙ
bir ateş haline
قَالَ
dedi
اٰتُون۪ٓي
getirin bana
اُفْرِغْ
dökeyim
عَلَيْهِ
üzerine
قِطْرًاۜ
erimiş katran
Diyanet Vakfı Meali
«Bana, demir kütleleri getirin.» Nihayet dağın iki yanı arasını aynı seviyeye getirince (vadiyi doldurunca): «Üfleyin (körükleyin)!» dedi. Artık onu kor haline sokunca: «Getirin bana, üzerine bir miktar erimiş bakır dökeyim» dedi.
Suat Yıldırım Meali
“Demir kütleleri getirin bana! ” Zülkarneyn iki dağın arasını demir kütleleriyle doldurtup dağlarla aynı seviyeye getirince: “Körükleyin! ” dedi. Tam onu bir ateş haline getirince, “Bana erimiş bakır getirin de üzerine dökeyim. ” dedi.