Kâf, 50/2
Cüz
Hizb
Sayfa
2
بَلْ
doğrusu
عَجِبُٓوا
şaştılar
اَنْ
جَٓاءَهُمْ
gelmesine
مُنْذِرٌ
bir uyarıcı
مِنْهُمْ
içlerinden
فَقَالَ
dediler
الْكَافِرُونَ
kafirler
هٰذَا
bu
شَيْءٌ
bir şeydir
عَج۪يبٌ
tuhaf
Diyanet Vakfı Meali
Aralarından bir uyarıcının gelmesine şaştılar da, kâfirler şöyle dediler: «Bu şaşılacak bir şeydir.»
Suat Yıldırım Meali
2, 3. Doğrusu, onlar, kendilerinden birinin, uyarıp irşad etmek için gelmesine şaşırdılar da kâfirler: “Bu, ne tuhaf şey! ” dediler, “Biz ölüp de toprak olduktan sonra mı dirileceğiz? Bu, aklın alamayacağı kadar uzak bir ihtimal! ” [10, 2]