İbrahim, 14/18
Cüz
Hizb
Sayfa
18
مَثَلُ
durumu
الَّذ۪ينَ
kimselerin
كَفَرُوا
inkar eden(lerin)
بِرَبِّهِمْ
Rablerini
اَعْمَالُهُمْ
işleri
كَرَمَادٍۨ
küle benzer
اشْتَدَّتْ
savurduğu
بِهِ
onu
الرّ۪يحُ
rüzgarın
ف۪ي
يَوْمٍ
bir günde
عَاصِفٍۜ
fırtınalı
لَا
يَقْدِرُونَ
ele geçiremezler
مِمَّا
şeylerden
كَسَبُوا
kazandıkları
عَلٰى
شَيْءٍۜ
hiçbir şeyi
ذٰلِكَ
işte
هُوَ
o
الضَّلَالُ
sapıklıktır
الْبَع۪يدُ
derin
Diyanet Vakfı Meali
Rablerini inkâr edenlerin durumu (şudur): Onların amelleri fırtınalı bir günde rüzgârın şiddetle savurduğu küle benzer. Kazandıklarından hiçbir şeyi elde edemezler. İyiden iyiye sapıtma işte budur.
Suat Yıldırım Meali
Rab'lerini inkâr edenlerin durumu şudur: Onların iyi işleri, bir kül yığınına benzer. Fırtınalı bir günde rüzgâr onu şiddetle savurmaktadır. . . Kazandıklarından hiç bir şeyi ellerinde tutamıyorlar. İşte asıl kayıp, asıl sapıklık budur! [25, 23; 3, 117]