Hac, 22/28
Cüz
Hizb
Sayfa
28
لِيَشْهَدُوا
şahit olmaları için
مَنَافِعَ
birtakım faydalara
لَهُمْ
kendileri için
وَيَذْكُرُوا
ve anmaları için
اسْمَ
adını
اللّٰهِ
Allah'ın
ف۪ٓي
اَيَّامٍ
günlerde
مَعْلُومَاتٍ
belirli
عَلٰى
üzerine
مَا
şeyleri
رَزَقَهُمْ
onlara rızık olarak verilen
مِنْ
-dan
بَه۪يمَةِ
yürüyen
الْاَنْعَامِۚ
hayvanlar-
فَكُلُوا
yeyin
مِنْهَا
onlardan
وَاَطْعِمُوا
ve yedirin
الْبَٓائِسَ
sıkıntı içinde bulunan
الْفَق۪يرَۘ
fakire
Diyanet Vakfı Meali
27, 28. İnsanlar arasında haccı ilân et ki, gerek yaya olarak, gerekse nice uzak yoldan gelen yorgun argın develer üzerinde, kendilerine ait bir takım yararları yakînen görmeleri, Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belli günlerde Allah'ın ismini anmaları (kurban kesmeleri için) sana (Kâbe'ye) gelsinler. Artık ondan hem kendiniz yeyin, hem de yoksula, fakire yedirin.
Suat Yıldırım Meali
26, 27, 28. Zira Biz vaktiyle İbrâhim'e Beytullahın yerini belirlediğimiz zaman: “Sakın Bana hiç bir şeyi ortak koşma ve Ben'im Mâbedimi tavaf ederken, kıyamda, rükûda veya secdede olarak ibadet edenler için tertemiz tut! ” Hem bütün insanları hacca dâvet et ki gerek yaya, gerek uzak yollardan gelen yorgun argın develer üzerinde sana gelsinler. Gelsinler de bunun kendilerine sağlayacağı çeşitli faydaları görsünler ve Allah'ın kendilerine rızk olarak verdiği kurbanlık hayvanları, belirli günlerde Allah'ın adını anarak kurban etsinler. Siz de onların etinden hem kendiniz yiyin, hem de yoksula ve fakire yedirin. [3, 96-97; 2, 127; 2, 198; 6, 143] {KM, Levililer 1, 9. 13. 17}