Enbiyâ, 21/104
Cüz
Hizb
Sayfa
104
يَوْمَ
o gün
نَطْوِي
düreriz
السَّمَٓاءَ
göğü
كَطَيِّ
dürer gibi
السِّجِلِّ
tomarlarını
لِلْكُتُبِۜ
yazı
كَمَا
gibi
بَدَأْنَٓا
başladığımız
اَوَّلَ
ilk
خَلْقٍ
yaratmaya
نُع۪يدُهُۜ
onu iade ederiz
وَعْدًا
sözdür
عَلَيْنَاۜ
üzerimize
اِنَّا
şüphesiz
كُنَّا
biz bunu
فَاعِل۪ينَ
yapacağız
Diyanet Vakfı Meali
(Düşün o) günü ki, yazılı kâğıtların tomarını dürer gibi göğü toplayıp düreriz. Tıpkı ilk yaratmaya başladığımız gibi onu tekrar o hale getiririz. (Bu,) üzerimize aldığımız bir vaad oldu. Biz, (vâdettiğimizi) yaparız.
Suat Yıldırım Meali
Gün gelir, gök sahifesini, tıpkı kâtibin yazdığı kâğıdı dürüp rulo yapması gibi düreriz. Biz ilkin yaratmaya nasıl başladıysak diriltmeyi de Biz gerçekleştiririz. Bu, üzerimize aldığımız bir vaaddir. Bunu gerçekleştirecek olan da Biz'iz. [39, 67]