Ankebût, 29/38
Cüz
Hizb
Sayfa
38
وَعَادًا
ve Ad'ı
وَثَمُودَا۬
ve Semud'u
وَقَدْ
ve gerçekten
تَبَيَّنَ
bu belli olmaktadır
لَكُمْ
size
مِنْ
-den
مَسَاكِنِهِمْ۠
oturdukları yerler-
وَزَيَّنَ
ve süsledi
لَهُمُ
onlara
الشَّيْطَانُ
şeytan
اَعْمَالَهُمْ
yaptıkları işlerini
فَصَدَّهُمْ
ve onları çıkardı
عَنِ
-dan
السَّب۪يلِ
yol-
وَكَانُوا
ve oldular
مُسْتَبْصِر۪ينَۙ
görenlerden
Diyanet Vakfı Meali
Âd ve Semûd'u da (helâk ettik). Sizin için, (onların başına nelerin geldiği) oturdukları yerlerden apaçık anlaşılmaktadır. Şeytan onlara yaptıkları işleri güzel gösterip onları doğru yoldan çıkardı. Oysa bakıp görebilecek durumdaydılar.
Suat Yıldırım Meali
Âd ve Semûd halklarını da imha ettik. Siz ey (Mekkeliler) bunu, kalan ev harabelerinden anlıyorsunuzdur. Şeytan onlara yaptıkları kötü işleri süsledi ve onları yoldan çıkardı. Halbuki onlar aklı fikri yerinde, açıkgöz kimselerdi.