Ankebût, 29/24
Cüz
Hizb
Sayfa
24
فَمَا
ve
كَانَ
olmadı
جَوَابَ
cevabı
قَوْمِه۪ٓ
kavminin
اِلَّٓا
başka bir şey
اَنْ
قَالُوا
demelerinden
اقْتُلُوهُ
onu öldürün
اَوْ
yahut
حَرِّقُوهُ
onu yakın
فَاَنْجٰيهُ
fakat onu kurtardı
اللّٰهُ
Allah
مِنَ
-ten
النَّارِۜ
ateş-
اِنَّ
şüphesiz
ف۪ي
vardır
ذٰلِكَ
bunda
لَاٰيَاتٍ
ibretler
لِقَوْمٍ
bir toplum için
يُؤْمِنُونَ
inanan
Diyanet Vakfı Meali
Kavminin (İbrahim'e) cevabı ise: «Onu öldürün yahut yakın!» demelerinden ibaret oldu. Ama Allah onu ateşten kurtardı. Doğrusu bunda, iman eden bir kavim için ibretler vardır.
Suat Yıldırım Meali
Halkının ona verdikleri cevap: “Öldürün onu! ” veya “Ateşe atın! ” demekten başka bir şey olmadı. Ateşe attılar ama Allah onu ateşten kurtardı. Elbette bunda iman edecek kimseler için ibretler vardır. [37, 97 - 98].