Âl-i İmrân, 3/165
Cüz
Hizb
Sayfa
165
اَوَلَمَّٓا
için mi?
اَصَابَتْكُمْ
size geldiği
مُص۪يبَةٌ
bir bela
قَدْ
doğrusu
اَصَبْتُمْ
onların başlarına getirdiğiniz halde
مِثْلَيْهَاۙ
onun iki katını
قُلْتُمْ
dediniz
اَنّٰى
nereden (başımıza geldi)
هٰذَاۜ
bu
قُلْ
de ki
هُوَ
O (bela)
مِنْ
عِنْدِ
-dendir
اَنْفُسِكُمْۜ
kendiniz-
اِنَّ
şüphesiz
اللّٰهَ
Allah
عَلٰى
üzerine
كُلِّ
her
شَيْءٍ
şey
قَد۪يرٌ
kadirdir
Diyanet Vakfı Meali
(Bedir'de) iki katını (düşmanınızın) başına getirdiğiniz bir musibet, (Uhud'da) kendi başınıza geldiği için mi «Bu nasıl oluyor!» dediniz? De ki: O, kendi kusurunuzdandır. Şüphesiz Allah'ın her şeye gücü yeter.
Suat Yıldırım Meali
Hâl böyle iken, düşmanlarınızın başına iki mislini getirdiğiniz bir bela sizin başınıza gelince: “Bu nereden geldi? ” mi diyorsunuz? De ki: “Bu felâket sizin yüzünüzdendir. ” Muhakkak ki Allah her şeye kadirdir.